Wednesday, December 12, 2012

12.12.12

Ne gündü ama... Tibet'in gençlik pınarı egzersizimle başladım. Sonra sıkı bir kahvaltı ve ondan sonra işlere koyuldum. Hızlandıkça hızlandım . İşler yağıp durdu. Öğleden sonraki toplantıya yetişirken, takside banka transferi yapıyordum. Toplantı, hoş ve boştu doğrusu. Sonrası gene koştur koştur.

Sonra uyanış ve sevgiyi kutlama etkinliği için annem ve babam ile buluştum. Füsun da daha sonra katıldı. Salon özellikle arkalara doğru " bana yer kalmayacak,duymayacağız , nasıl bir organizasyon bu, gibi mırmırlanmalar ve endişelerle doluydu". Tipik İstanbul.. kısıtlı zaman, kısıtlı kaynak, yetişememe sendromları..

Sonrası ise harika, tekrar dengelendim,dengelendik. Seda Bağcan ile hep beraber şarkılar ve mantralar söyledik. Tüm salondaki enerji yükseldikçe yükseldi. Bu kadar kalabalık bir grubun daha önce bu şekilde bir araya geldiğini ve beraber meditasyon yaptığını görmemiştim.  Benden.. bize geçtim, geçtik... Akışa bıraktık.
Uyanış bu olsa gerek...:-)